BİTLİS Valisi İsmail Ustaoğlu, Din Görevlileri Haftası çerçevesinde düzenlenen programa katılarak Bitlis’te görev yapan din görevlilerine konuştu.
Vali Ustaoğlu, 40 yıldan beridir bölgede devam eden terör olaylarının bitirilmesi için din görevlilerine büyük görev düştüğünü belirterek, “Biz bu çocuklarımıza küçük yaşta bayrak sevgisini, vatan sevgisini, ülke sevgisini, Kur’an sevgisini verdiğimiz sürece bunların bu millete hainlik içinde olması mümkün olmaz” dedi.
Bitlis Kültür Merkezinde düzenlenen programa Bitlis Valisi İsmail Ustaoğlu, Vali Yardımcısı Tolga Polat, İl Müftüsü M. Faysal Geylani, ve din görevlileri katıldılar. Saat 10:00’daki program Kur’an-ı Kerim okunması ile başladı. İl Müftüsü M. Faysal Geylani’nin selamlama konuşmasının ardından kürsüye çıkan Bitlis Valisi İsmail Ustaoğlu, Bitlis’in yetiştirdiği şahsiyetleri sayarak, kadim bir kent olduğunu söyledi.
Vali Ustaoğlu yaptığı konuşmasında, toplumun doğru yetiştirilmesinde din görevlilerine büyük görev düştüğünü ifade etti. Görev yaptıkları bölgenin her sorununa koşan din görevlilerinin adeta o bölgenin kanaat önderi konumuna geldiğini ifade etti. Ustaoğlu konuşmasında şunları söyledi:
“Müslümanların, kardeşlik ruhunu tesis etmeleri ve dayanışma içerisinde bulunmaları, ancak bir araya gelip tanışma ve dertleşmeleriyle mümkündür. Camiler, geleneğimizde sadece ibadet etmek maksadıyla kullanılan alanlar değildir. Bilakis çocuklarımızın ve yetişkinlerimizin, dini bilgi ve birikimlerini arttırdıkları, çeşitli eğitim faaliyetlerinin yapıldığı kültürel alanlardır. Bu hususta Mescid-i Nebevi’nin Hz. Peygamber dönemindeki işlevlerine bakıldığında, Camilerin bir ibadet yeri olmanın yanı sıra, ilmi, kültürel ve tarihi bir zenginlik abidesi olduğu da unutulmamalıdır. Bu yüzden Müslümanların üzerine düşen en önemli vazife, camilerin nezîh vasfını, âhengini muhafaza etmek ve onun saygınlığını devam ettirmektir.”
Vali Ustaoğlu, din görevlilerinin camilerde bu güne kadar olduğu gibi, bundan sonra da sırf Allah’a ibadet için toplanan insanımızın, birlik ve bütünlüğüne gölge düşürecek söz ve davranışlardan kaçınarak, kendilerini her vesile ile yetiştirecek, camilerdeki dirliği ve manevi huzuru arttırmak ve cemaatin dinî kültür seviyesini yükseltmek için büyük bir gayret içerisinde olacaklarını belirtti. Ustaoğlu konuşmasında şunlara değindi:
“Bu görev hiç kuşkusuz manevî sorumluluğu ağır olan bir görevdir. Camilerimizi din görevlilerimizden ayrı düşünemeyiz. Günün beş vaktini camide geçiren görevlilerimiz camilerimiz ile iç içe olmuşlardır. Daha da önemlisi sadece camiye gelen cemaatin değil bulundukları mahallenin en önemli kanaat önderi olmaları önemlidir. Bu vesileyle şunu da özellikle ifade etmek istiyorum yıllardır Bölücü Terör Örgütünü bu bölge insanına nasıl bir acı ve sıkıntı yaşattığını hepimiz biliyoruz. Gencecik çocuklarımızın nasıl beyinlerine girilerek onları kandırıp okullarda sıralarında olmaları gerekirken onların elinin kalem tutması gerekirken terör örgütünün gencecik yavrularımızı kandırıp, kalem tutması gereken ellerini silaha alıştırarak bu milletin insanına, polisine, askerine yaşattıkları acıyı hep birlikte zaman zaman yaşıyoruz ve görüyoruz. Bu çocukların her biri bu topraklarda yetiştiler. Burada özellikle sizlere düşen görev çocuklarımızın manevi değerlerle yetiştirilmesi. Allah sevgisiyle, Peygamber sevgisiyle, insan sevgisiyle yetişen bir çocuğun eli silah tutup da bu milletin evlatlarına kurşun sıkamaz. Biz bu çocuklarımıza küçük yaşta bayrak sevgisini, vatan sevgisini, ülke sevgisini, Kur’an sevgisini verdiğimiz sürece bunların bu millete hainlik içinde olması mümkün olmaz. Daha bir yıl önce yaşamış olduğumuz acı gerçek 15 Temmuz Darbe Girişimi bize bir kez daha gösterdi ki yıllardır sinsice en kutsal İslami değerlerimizi kullanan FETÖ örgütü beyinleri kiraya verilmiş adeta hipnotize edilmiş hainleriyle bir meczupun bir şarlatanın talimatlarıyla bu milletin evlatlarına nasıl bomba yağdırdıklarını nasıl kurşun sıktırdıklarını gördük. Onun için sizlere çok önemli görevler düşüyor arkadaşlar. Tam bu noktada, din görevlilerinin hizmet ve faaliyetleri, cami cemaatiyle sınırlı olmayıp, toplumun bütün kesimlerine yönelik olması gerektiğini burada ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu.
Program, konuşmaların ardından emekli olan 2 imama plaketlerinin verilmesinin ardı9ndan sona erdi.