– Camileri, kümbetleri, medreseleri, kaleleri, Selçuklu Mezarlığı, Van Gölü, Süphan Dağı ve doğal güzellikleriyle adeta açık hava müzesi konumunda olan, “vadideki güzel şehir” olarak anılan Bitlis, önemli bir turizm potansiyeline sahip
– Urartular’dan Osmanlı dönemine kadar çok sayıda medeniyete ev sahipliği yapan ve 7 bin yıllık tarihe sahip Bitlis ve ilçeleri, tarihi eserleri ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini bekliyor
– İl Kültür ve Turizm Müdürü Gencan:
– “Bitlis tarih, inanç ve doğa turizmiyle 4 mevsimin yaşandığı, bütün güzellikleri ve yüreği temiz insanlarıyla keşfedilmeyi bekleyen açık hava müzesi konumundadır”
BİTLİS (AA) – Doğu Anadolu Bölgesi’nin turizm potansiyeli en fazla illerinden olan Bitlis, camileri, kümbetleri, medreseleri, kaleleri, Selçuklu Mezarlığı, Van Gölü, Nemrut Krater Gölü, Süphan Dağı ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini bekliyor.
Yazılı tarihi çok eskiye dayanan Bitlis, merkez ve ilçelerindeki tarihi eserleri, mistik dokusu, camileri, medreseleri, Selçuklu Mezarlığı, kümbetleri, tarihi evleri, kalesi ve doğal güzellikleriyle adeta açık hava müzesi konumunda.
Yazın yeşile bürünerek adeta bir “yeryüzü cenneti”ni andıran kent, Türkiye’nin en büyük tuzlu ve sodalı gölü olan Van Gölü’nün hilal şeklinde kucakladığı Tatvan, Ahlat ve Adilcevaz ilçeleriyle de turizmde önemli bir yer tutuyor.
– Süphan Dağı doğa tutkunlarının adresi
Arin, Aygır ve Nazik gibi irili ufaklı göllerin yanı sıra kentin turizmi açısından önemli bir potansiyeli olan Van Gölü, su sporları ve turizmin diğer alanlarında da ziyaretçilerine çeşitli imkanlar sunuyor.
Adilcevaz ilçesi sınırlarında bulunan 4 bin 58 metre yüksekliğiyle Türkiye’nin üçüncü yüksek dağı olma özelliğini taşıyan Süphan, özellikle başta tırmanış olmak üzere diğer doğa sporları için de imkan sağlıyor.
Urartular’dan Osmanlı’ya kadar çeşitli medeniyetlerin izlerini taşıyan ve “vadideki güzel şehir” diye anılan Bitlis, tarihi yapıları ve doğal güzellikleriyle yaklaşan 10 günlük Kurban Bayramı tatili dolayısıyla ziyaretçilerini bekliyor.
– 7 bin yıllık geçmişe sahip
İl Kültür ve Turizm Müdürü Ramazan Gencan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bitlis’in, ilim, medeniyet, kültür ile sanatı bünyesinde buluşturan ve keşfedilmeyi bekleyen adeta saklı bir hazine olduğunu söyledi.
Yaklaşık 7 bin yıllık geçmişe sahip Bitlis’in, Urartular, Asurlar, Medler, Pers Krallığı, Makedonya Kralı Büyük İskender, Roma İmparatorluğu, Bizans, Selçuklu ve Osmanlılara ev sahipliği yaptığını anlatan Gencan, şöyle konuştu:
“İsmini Makedonya Kralı Büyük İskender’in kaleyi yaptırdığı komutanı ‘Bedlis’ten alan Bitlis, bütün toplumların kalıntılarına sahip, medeniyetlerin buluşmasıdır. Adilcevaz, Ahlat ve Tatvan ilçelerini bir hilal şeklinde kucakladığı uçsuz, bucaksız ve masmavi görüntüsüyle sodalı ve tuzlu suyuyla Türkiye’nin en büyük, dünyanın ise ikinci büyük olan Van Gölü, insanı büyüleyen güzelliğiyle Nemrut Krater Gölü ve Kalderası, doğa sporlarının yapıldığı Süphan Dağı, tarihi beşminaresi, kaleleri, kervansarayları, hanları, hamamları, köprüleri, kümbetleri, çeşmeleri, şifalı suları, evleriyle şirin bir şehirdir. 10. yüzyılda Anadolu’ya başlayan Türk akınlarına, Sultan Alpaslan ve ordusuna ev sahipliği yapmıştır.”
– “Dünyanın en büyük Türk İslam Mezarlığı Ahlat’ta”
Anadolu’nun kapılarını Türklere açan Ahlat ilçesinin “Kubbetül İslam” ismiyle şereflendirildiğini anlatan Gencan, bu ilçedeki 210 dönüm arazide kurulan dünyanın en büyük Türk İslam Mezarlığı olan Selçuklu Mezarlığı’nın muhteşem motifleriyle 8 bin 200 mezarı ve kümbetleri sinesinde barındırdığını ifade etti.
Kentte İdris-i Bitlisi, Şükr-i Bitlisi, Şems-i Bitlisi, Muştakbaba, Şerefhan, Sıbgatullah Arvasi, Bediüzzaman Said Nursi ve Feyzullah Ensari hazretleri gibi çok değerli şahsiyetlerin yaşadığını aktaran Gencan, “Bitlis tarih, inanç ve doğa turizmiyle 4 mevsimin yaşandığı, bütün güzellikleri ve yüreği temiz insanlarıyla keşfedilmeyi bekleyen adeta açık hava müzesi konumundadır.” diye konuştu.