Halkların Demokrasi Partisi (HDP) Genel Başkanı Pervin Buldan partisince düzenlenen mitinge katılmak üzere Bitlis’e geldi. Pervin Buldan yaptığı konuşmasında “Ölülerimizden bile korkuyorlar” dedi.
Diyarbakır’dan karayoluyla Bitlis’e gelen Pervin Buldan Ulu Cami meydanında halka hitap etti. Burada yaptığı konuşmasında AK Partiye yüklenen Pervin Buldan, Cumhurbaşkanının sözlerini hatırlatarak, “Selahattin Demirtaş cezaevinde her gün her yerde Recep Tayyip Erdoğan’ın iftiraları ile karşı karşıya kalıyor. Şimdi bize diyor ki, ‘Başka adam mı yoktu, cezaevinde olan birisini aday yaptınız?, aday yoksulu musunuz?, adam yoksulu musunuz?’ Biz de Tayyip Bey’e cevap veriyoruz. Diyoruz ki bizde adam da çoktu, kadın da çoktu. Ama biz Selocan’ı başkan yapmaya karar verdik. Biz kimi başkan yapacağımıza karar verirken halkımıza sorduk. Recep bey sana niye soralım? Senden mi izin alalım? Senden izin almayacağız. Bizim halkımız var” dedi.
Yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı miting öncesinde HDP Bitlis Milletvekili adayları birer konuşma yaptı. Daha sonra halka hitap eden Pervin Buldan, Saidi Kürdi’nin bıraktığı yolda zafere ulaşacaklarını belirterek şöyle konuştu:
“Bu kent Saidi Nursilerin, Fakiye Teyranların kentidir. Sizler onların torunları ve çocuklarısınız. Saidi Nursi’nin dediği gibi ‘Bizim sevdamız büyük bir sevdadır.’ Bizim sevdamız büyüktür. İşte onun için yolumuz Saidi Kurdi’nin dediği gibi ‘Kardeş yoludur.’ Onların bize bıraktığı bu miras bu onurlu yolda Allahın izniyle büyük bir başarı ile zafere ulaşacağız ve onlara armağan edeceğiz. Onlarda bu ülkede barış için özgürlük için bir mücadele bıraktılar. HDP olarak bu büyük yolda onurlu yolda özgürlük ve barış yolunda ilerlemeye devam ediyoruz. Bu yol 24 Haziran tarihinde sizin de katkınız ve desteklerinizle büyük bir zafere ulaşacaktır.”
ÖLÜLERİMİZDEN BİLE KORKUYORLAR
Pervin Buldan, 24 Haziran sonrasında zalimlerin kaybedeceğini, mazlumların ise kazanacağını belirterek, “Bitlis halkımız bilirler zulmün, acının, ölümün, gözyaşının ne olduğunu. 16 yıllık AKP hükümetinin iktidarlık yönetiminde Türkiye’de uygulanan baskı ve savaş politikalarının bu ile de nasıl yansıdığını biliyoruz. Çiftçimiz, esnafımız bilir. Bu yapılanlardan mağdur oldular. 24 Haziran tarihi mazlumlarla zalimlerin karşılaştığı tarih olacak. zalimler kaybedecek mazlumlar kazanacak tarihler boyu bu böyle olmuştur. Kürtlerin tarihinde büyük bedeller vardır. Bu tarihte analarımızın bacılarımızın çocuklarımızın çekmediği acı kalmamıştır. 16 yıllık iktidarlık döneminde de büyük acılar ve bedellerin ödendiğini biliyoruz. Özellikle Garzan mezarlığında ölülerimize bile saldırdılar. Ölülerimizden korkuyorlar. Ölülerimizden korktukları için bugün HDP’den ve Demirtaş’tan korkuyorlar. Onlar zannediyorlar ki saldırdıkça tutukladıkça müdahale ettikçe bu halk sokağa çıkmayacak. Ama bugün meydanlardayız. Kimseye boyun eğmedik. Kimsenin önünde diz çökmedik. Biat etmedik. Bugün tutuklu partili arkadaşlarımızın bize verdiği güçle, moralle, enerji ile çalışıyoruz. Onlar zannediyorlar ki tutuklandıkça azalırız. Oysa onlar tutuklandıkça biz çoğalıyoruz.”
HERGÜN BİZE ÇAMUR ATIP, TERÖRİST İLAN EDİYORLAR
Buldan konuşmasının devamında şunları söyledi:
“ Şimdi 24 Haziran yaklaştıkça, daha fazla saldırmaya çamur atmaya başladılar. Her gün meydanlarda bir ülkenin Cumhurbaşkanı bir partiyi, HDP’yi terörist ilan ediyor. Dinsiz ilan ediyor. Bu ülkede 6 milyon insanın oyunu almış bir partiye her gün hakaret ediyor. Partimizi dinsizlikle suçluyor. Buradan Recep Beye sesleniyoruz. Biz dinimizi sizden öğrenmedik. Biz Allah’a olan inancımızı AKP’den öğrenmedik. Biz ataşlarımızla dedelerimizle çocuklarımızla Allah olan inancımızı namaz kılmayı oruç tutmayı biz hiç kimseye bu konuda fırsat vermedik. Böyle bir hadsizliği asla kabul etmiyoruz. Onlar ki AK Parti gibi dini siyasete alet etmedik. AKP gibi camiyi büro olarak kullanmadık. Pankartlarını camiye astılar. Camileri seçim büroları olarak kulandılar. Seçim büroları değil Allahın evidir. İşte dini de siyaseti de kültürünüzü de dilimizi de bunlara teslim etmeyeceğiz. AKPnin zamanı durmuştur. 24 Haziran günü Kürtleri, Türkleri, Sünnileri, bu ülkede yaşayan herkes, kadınlar ve erkekler artık AKP’ye bir ders verecek artık AKP’yi gönderecek. Demokrasi, barış, eşitlik ve özgürlük isteyenler insan haklarından, adaletten yana olanlar AKP’ye dersini verecek.”
OLUŞTURDUKLARI İTTİFAK KÜRT DÜŞMANLIĞI ÜZERİNEDİR
Buldan, Tansu Çiller ve Mehmet Ağar’ın Ak Partiye verdikleri desteğin Kürt düşmanlığı üzerine kurulmuş ittifak olarak nitelendirerek şöyle konuştu:
“Biz biliyoruz onlar Kürt dedikçe akıllarına başka şeyler geliyor. Yanlarına aldıkları ittifakla, Tansu Çiller’le, Mehmet Ağar’la birlikte oluşturdukları bu ittifak Kürt düşmanlığı üzerinedir. Kürtlerin varlığından dilinden, kültüründen rahatsızlık duyuyorlar. Artık öyle bir noktaya geldiler ki bu ülkede Kürt sorunu yok diyorlar. Hala kendi dilimizle konuşamayıp kültürümüzle yaşayamıyorsak hala bir sorun var demektir. Hala bizlerin anlamayarak bizleri inkar ederek kendi politikalarını yürütmeye çalışıyorlar. Bitlis halkı bilir. Sizin iradenize 6 belediye kayyum atandığını bilir. O kayyumlar Bitlis’in her türlü değerine hakaret ettiler. Kürt halkının değerleri ile oynadılar. Buradan Allah’ın önünde söz veriyoruz ve yemin ediyoruz. Önümüze çıkacak ilk sandıkta, belediye seçimlerinde yine bu arkadaşlarımız belediye başkanı olacak, sizleri yönetmeye devam edecekler. Çünkü hiç kimsenin gücü Kürt halkının inkar etmeye değerleri ile oynamaya yetmeyecektir. Şimdi hayal edin. 24 Haziran sonrasını hep birlikte düşünelim. HDP’nin güçlü bir temsiliyeti ile parlamentoda olduğu ve sevgili Selahattin Demirtaş’ın bu ülkeyi yönettiği bir ülkeyi düşünmek bir hayal değil. Bunlar rüya olmayacak, hayal olmayacak. Artık bittiler. AKP dönemi kapandı. AKP Devri, lale devri bitti. Türk ve Kürt devri başlıyor.”
DEMİTAŞ’A İFTİRALARI BİTMİYOR
Son olarak Cezaevinde bulunan Demirtaş ile ilgili olarak konuşan Buldan, “Selahattin Demirtaş cezaevinde her gün her yerde Recep Tayyip Erdoğan’ın iftiraları ile karşı karşıya kalıyor. Şimdi bize diyor ki, ‘Başka adam mı yoktu, cezaevinde olan birisini aday yaptınız?, aday yoksulu musunuz?, adam yoksulu musunuz?’ Biz de Tayyip Bey’e cevap veriyoruz. Diyoruz ki bizde adam da çoktu, kadın da çoktu. Ama biz Selocan’ı başkan yapmaya karar verdik. Biz kimi başkan yapacağımıza karar verirken halkımıza sorduk. Recep bey sana niye soralım? Senden mi izin alalım? Senden izin almayacağız. Bizim halkımız var. Bu seçim tarihi bir fırsattır. Bu fırsatı kaçırırsak inanın bir daha böyle bir fırsatı yakalayamayız. O yüzden herkes kararını iyi vermelidir. Herkes tercihini iyi yapmalıdır” diyerek sözlerini tamamladı.