Türkiye’de ulusal öneme sahip 45 sulak alandan 5’ini bünyesinde barındıran Bitlis’te bulunan yaklaşık 300 kuş türü, kayıt altına alınıyor.
Tarihi ve doğal zenginliklerin yanı sıra turizm ve biyolojik araştırmalar açısından büyük önem taşıyan Türkiye’nin önemli sulak alanlardan Nazik, Arin, Heybeli Gölü, Ahlat Kuş Cenneti ile Güroymak İron sazlıkları, başta ötücü kuğu, yeşilbaş, kaşıkgaga ve elmabaş patka olmak üzere çok sayıda kuş türüne ev sahipliği yapıyor.
Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü 14. Bölge Müdürlüğü ile Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) arasında yapılan protokol kapsamında, her yıl kentte gelen uzman ve teknik personeller, sulak alanlarda yaşayan yaklaşık 300 kuş türünün sayımını yapıyor.
Fotoğraf makinesi, teleskop ve dürbünler ile saatlerce sulak alanların farklı noktalarında gözlem yapan ekipler, elde ettikleri verileri not alıyor.
Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) tarafından bu sulak alanlarda nesli tükenmek üzere olan ve korunmaları kırmızı listede yer alan kuş türleri de tespit ediliyor.
– “Ciddi bir kuş popülasyonu mevcut”
Van YYÜ Ornitoloji Uzmanı Dr. Emrah Çelik, AA muhabirine, Bitlis’teki 5 sulak alanda 2018 yılı kış su kuşu sayımını yaptıklarını ve bu alanlarda önceden de çalışma yürüttüklerini söyledi.
Adilcevaz’da Van Gölü’nün kıyısında bulunan Arin Gölü’nde ötücü kuğu kuşuna rastladıklarını, bu kuş türünün kış mevsiminde alana geldiğini anlatan Çelik, şöyle konuştu:
“Burada ciddi bir kuş popülasyonu mevcut. Bitlis’te 52 ötücü kuğu saydık. Bunun yanında yeşilbaş, kaşıkgaga ve elmabaş türleri de bolca bulunuyor. Bizim için önemli olan türlerin başında elmabaş patka gelmektedir. Bu çok hassas ve izlenmesi gereken bir tür. Kış ortasında su kuşu sayımları her yıl düzenli olarak yapıldığında, alana hangi kuşların geldiğini ve popülasyonun hangi seviyede olduğunu belirtmek bölge için çok önemli. Bu veriler bir sonraki çalışmalar için de bir veri altı oluşturacaktır.”
Sayımlarda elde ettikleri verileri bakanlığa gönderdiklerini bildiren Çelik, su kuşların popülasyonundaki değişimlerin incelendiğini, hassas ve koruma önceliği olan kuşlar varsa bunun için önlemler alındığını aktardı. Çelik, şunları söyledi:
“Bu tür alanlar yerleşim yerlerine yakın olmasından dolayı koruma altına alınması gerekiyor. Bu alanlarda dik kuyruk türü ürüyor. En azından yılın bu zamanlarında alanlara insan geçişinin yasaklanması ve türü tehdit edecek tüm etmenleri gözden geçirmek gerekiyor. Bu türler alanları özellikle kışın ziyaret ediyor.”
– “Kuşların varlığı bir zenginliktir”
Doğa Koruma ve Milli Parklar Bitlis Şube Müdürlüğü Yüksek Mühendisi Mehmet Yılmaz da su kuşu popülasyonlarının ve sulak alanlarda ekosistemlerin izlenebilmesi için sayımların önemli bir yöntem olduğunu belirtti.
Türkiye’de tescili ulusal öneme haiz 45 sulak alandan 5’inin Bitlis sınırlarında bulunduğuna işaret eden Yılmaz, şunları kaydetti:
“Bitlis sulak alanlar açısından önemli bir kent. İlimizdeki sulak alanların sayısının fazla olması, su kuşu popülasyonun da fazla olduğunu göstermektedir. Bu kuşların varlığı bir zenginliktir. Bu zenginliği koruma adına önlem çalışmaları yürütüyoruz. Su kuşları popülasyonunu izlememizdeki en önemli amaçlarımızdan biri de bu alandaki kuşların sürdürülebilir bir popülasyon içinde azalma ve çoğalmalarını takip etmektir. Bitlis’teki sulak alanlarında bulunan su kuşlarının birçoğu uluslararası sözleşmelerle koruma altına alınmıştır. Korunması gereken kuş türleri kırmızı listede yer alıyor. Özellikle Kara Avcılığı Kanununca koruma altına alan türlerin avlanmaması gerekiyor. Kuşların varlığı ülkemiz açısından zenginliktir. Bu zenginliğin sürdürebilir bir hale gelmesi için çaba sarf etmeliyiz.” BİTLİS (AA)