El değmemiş coğrafyası, endemik bitki türleri ve zengin florasıyla arıcılığın önemli merkezlerinden Bitlis’te, yüksek rakımlı yaylalarda kara kovan balı üretiliyor
BEÜ Bitkisel ve Hayvansal Üretim Bölümü Başkanı Doç. Dr. Oğuz Ayhan Kireçci: “Bitlis doğal güzelliklerinden dolayı çok yaygın bitki florasına sahip. Bu florada karşımıza çıkan endemik bitkiler Bitlis’i bal kalitesi konusunda dünyada ayrı bir yere taşıyor”
“Kentte 100 bin arı kovanı var ve yılda ortalama 2 bin ton bal üretiliyor”
El değmemiş coğrafyası, endemik bitki türleri ve zengin florasıyla arıcılığın önemli merkezlerinden Bitlis’te, yüksek rakımlı yaylalarda üretilen kara kovan balı damakları tatlandırıyor.
Bitlis’in zengin floraya sahip yüksek kesimlerindeki yayla ve dağlara bırakılan söğüt dallarından yapılan özel kovanlarda meşakkatli sürecin ardından elde edilen organik kara kovan balı, kent ekonomisine büyük katkı sağlıyor.
Kışın sıcak olan Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgelerine göç eden, yaz boyunca da Bitlis’in yaylalarına gelen gezgin arıcıların yanı sıra kentteki bal üreticileri, en kaliteli balı üretmek için yoğun emek harcıyor.
İlkbaharda kovanlarını düşük rakımlı yaylalara çıkaran ve gerekli bakımlarını yapan arıcılar, zirvelerdeki karın erimesiyle kovanları 3 bin rakımlı yaylalara çıkararak üretime başlıyor.
Arıcılar, organik kara kovan balını yurdun dört bir yanına göndererek kentte ekonomik hareketlilik yaşanmasını sağlıyor.
– “Endemik türler Bitlis’i dünyada ayrı bir yere taşıyor”
Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Hizan Meslek Yüksekokulu Bitkisel ve Hayvansal Üretim Bölümü Başkanı Doç. Dr. Oğuz Ayhan Kireçci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Bitlis’in yaylalarındaki endemik bitkilerin değerli ve etkili içeriklerinden elde edilen kara kovan balını tüketen insanların sağlık açısından olumlu etkisini göreceğini söyledi.
Bölgede tıbbi ve aromatik bitkilerin içerikleri, etken maddeleri, sağlık ve ekonomik yönünden etkileriyle ilgili çalışma yaptıklarını belirten Kireçci, Bitlis balının sahip olduğu antioksidan ve kimyasal özelliklerinin, Avrupa Birliği standartları ve Türk Gıda Kodeksi Bal Tebliği’ne uygun olduğunu, bu durumun balı yüksek katma değerli ürünlerden biri haline getirdiğini vurguladı.
Bitlis’in coğrafi konumundan dolayı insanların arıcılık faaliyetlerine yoğunlaştığını anlatan Kireçci, şunları kaydetti:
“Elimizdeki verilere göre kentte 100 bin arı kovanı var ve yılda ortalama 2 bin ton bal üretiliyor. Bitlis doğal güzelliklerinden dolayı çok yaygın bitki florasına sahip. Bu florada karşımıza çıkan endemik bitkiler Bitlis’i bal kalitesi konusunda dünyada ayrı bir yere taşıyor. Arıların bal ürettiği ana kaynak bitkilerdir. Bitkilerdeki nektarlar ve diğer metabolitler bal üzerinde önemli etkiler sağlar. Bu da bol miktarda endemik bitki barındıran Bitlis’in doğal ortamında balın oldukça kaliteli olmasını sağlıyor. Yonca, baklagiller, geven, kekik, yakı otu ve civan perçemi gibi bitkiler bal üretimini önemli oranda etkiliyor. Bitlis, bu bitkilerin çoğunu doğal ve endemik olarak bünyesinde barındırıyor. Türkiye’deki bitki türlerinin yüzde 15’inden fazlası Bitlis’te bulunuyor. Bu bitkilerin yüzde 10’luk kısmı da endemik türlerden oluşuyor.”
Bitlis florasının yüksek miktarda endemik tür içermesinin arıcılık faaliyetlerini olumlu etkilediğine dikkati çeken Kireçci, “Bitlis kara kovan balı dünyaca bilinen bir baldır. Bitlis geneli olmak üzere Hizan ve Mutki ilçelerindeki balların her birisi farklı tada ve içeriğe sahip. Orijinal Bitlis balı yörede bulunan bol miktarda çeşitli endemik bitkilerden kaynaklı olarak besleyicilik ve sağlık açısından olumlu etkiler sunuyor.” dedi. (HABER:AHMET OKUR – BİTLİS (AA)