Bitlis’te 1991 yılında PKK’lı teröristlerce gerçekleştirilen saldırıda ağır yaralanan emekli güvenlik korucusu Kamil Dugan, tedavi sırasında bacağına yerleştirilen demir ve platinle yaşamını sürdürüyor
Dugan: “32 kurşun yedim. Bacağımda, karnımda ve omuzumun her tarafında kurşun vardı. Sağ ayağım sakat kaldı. Diz kapağımda platin, bacağımda ise demir var. Bunun için hala hastaneye gidiyorum”
Bitlis’in Hizan ilçesinde 1991 yılında gerçekleştirilen terör saldırısında ağır yaralanan emekli güvenlik korucusu Kamil Dugan, tedavi sırasında bacağına yerleştirilen demir ve platinle 27 yıldır yaşamını sürdürüyor.
Yaklaşık 27 yıl önce Hizan merkezden Sağınlı köyüne giderken PKK’lı teröristlerin Nazar Köprüsü yakınlarında araçtan indirerek bir uzman çavuş ve 7 güvenlik korucusunu şehit ettiği terör saldırısında ağır yaralanan 75 yaşındaki Dugan, yaşadıklarını unutamıyor.
Dugan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vücuduna isabet eden mermiler sonucu yaklaşık 4,5 saat yerde kaldığını, elleri bağlı olduğu için hareket edemediğini, daha sonra güvenlik güçlerinin bölgeye gelmesiyle hastaneye kaldırıldığını anlattı.
Tatvan Asker Hastanesindeki ilk müdahalenin ardından önce Diyarbakır’a, ardından da Gülhane Askeri Tıp Akademisine (GATA) sevk edildiğini belirten Dugan, şöyle devam etti:
“GATA’ya giderken ambulansın kaza yapması sonucu bir gece Kayseri Asker Hastanesinde kaldım. Ertesi gün GATA’ya gittim ve beni tedavi altına aldılar. Bacağım kötü durumdaydı. Buradaki tedavilerin ardından taburcu oldum. 32 kurşun yedim. Bacağımda, karnımda ve omuzumun her tarafında kurşun vardı. Sağ ayağım sakat kaldı. Diz kapağımda platin, bacağımda ise demir var. Bunun için hala hastaneye gidiyorum.Devlet bana gazilik unvanı verdi. Allah devletimizden razı olsun.”
Dugan, vücudunda hala 27 yıl önce gerçekleştirilen terör saldırısının izlerini taşıdığını dile getirdi.
Teröristler yüzünden bacağında platin ve demirle yaşamak zorunda kaldığını belirten Dugan, şunları kaydetti:
“Hayatım baston ve koltuk değnekleri üzerinde gitmeye başladı. Onların üzerinde gidip geliyorum. Şu an halen yaralarım devam ediyor. Aradan 27 geçmesine rağmen halen iltihap tutuyor. Sürekli kontrole gidip gelmek zorunda kalıyorum. Daha önce köylere arazilere giderdim. Şimdi Ancak evden çıkıp çarşıya gelebiliyorum. Onda da çok zorlanıyorum. Ayağımda demir dizimde de platin var. Özellikle oturup kalkmada çok zorlanıyorum. Dizimi düz kıramıyorum. Çarşıda ya da bir yerde oturduğum zaman ancak yardımla kalkabiliyorum. Benim hayatımı çok zorlaştırdı.”